Bu haftaki konuğumuz 2 ekip arkadaşı ile beraber başladığı yolculuğu dev bir şirkete dönüştürmüş olan Bilal Uzun, genç yaşında lojistik sektörünün “olmazsa olmaz” neyi varsa tecrübe edip öğrendikten sonra kollarını sıvamış ve NHL’yi sıfırdan yaratmış. Bize devasa tesisi gezdirirken “Hocam siz bu depoları içi boş haliyle görecektiniz” dedi. Ben hayal edemedim. Ancak Bilal Bey hayal etmiş ve başarmış. Bugün Türkiye’de 100 kutu ilacın 12 kutusu bu tesisten geçiyor. O anlattıkça içimden hem “helal olsun” dedim. Hem de duygulandım. Paylaşmasak olmazdı…
Hayal ettiğiniz yerde misiniz?
Benim en büyük hayalim her zaman “fark yaratmak” oldu. Kimsenin yapmadığı ve yapamadığı işleri yapmak yani. Sağlık sektöründe bunu başardım. Biz burada düzgün çalıştıkça vatandaşın ilacı aksamadan eline ulaşıyor. Ciddi bir sorumluluk bu. İthalatta sorun yaşayan hastalar veya yakınları bile bizi arıyor çoğu zaman. Sorun çözüyoruz desem yanlış olmaz.
Küçükken de sorun çözer miydiniz?
Hayatım boyunca hep sorun çözdüm desem yanlış olmaz. Şansın yardımıyla bir şeye sahip olmadım. Hep büyük mücadelelerle başardım. Bu sebeple “çözümcü” oldum. Trabzon’un çetin koşullarında büyüdüm. İlkokuldayken 5 kilometre yürümek zorunda kalırdım öğrenmek için. Bu durum lisenin sonuna kadar devam etti. Oralardaki koşullardan bu sebeple iyi yöneticiler çıkıyor. Başarmaya mecbur olduğunuz için.
Rol modeliniz var mıydı?
Örnek aldığınız herhangi biri? Örnek aldığım çok kişi oldu. Onların hep iyi ve güçlü taraflarını not ettim. Öğrendiklerimle mücadeleler kazandım. Gençlere Dale Carnegie’nin kişisel gelişimle ilgili eserlerini okumalarını tavsiye ederim. “Dost kazanma ve iş başarma sanatı” ve “söz söyleme sanatı” gibi kitaplarını özellikle önemsiyorum. Bulabilirlerse Sahaflar Çarşısından Türkçe olarak ilk basılmış versiyonlarını alsınlar. Sonradan tercümelerin üzerinde epeyce oynandı.
'Ankara'da ülkemi, ABD'de dünyayı öğrendim'
Üniversiteyi nerede okudunuz?
Ankara’da. Evden uzakta. O da önemli bir deneyim oldu bana. Gazi Üniversitesi Endüstri Mühendisliğini bitirdim. Ülkemi öğrendim ve sosyalleştim diyebilirim. Babam Avusturya’da olduğu için sık sık gitsem de Ankara’da çok daha fazla ve farklı insan tanıma şansım oldu. Düşüncelerim değişti. “Ben” değil “biz” demeyi öğrendim. Siyaset ve bürokrasinin nasıl çalıştığını kavradım.
Kariyer planı var mıydı o zamanlar?
Ya iş dünyası ya da siyaset olacaktı. Mezun olduğum sene 2001 Krizi patlak verdi. İş bulmak zor olacağından, ABD’de okumaya karar verdim. Vize alacağım zaman da 11 Eylül olayı patlak verdi. Kimseye vize verilmeyen bir dönemde mülakatta fark yarattım ve vize alıp ABD’ye gittim. ABD’de 3 sene kaldım ve dünyayı tanıdım diyebilirim. Orada siyasetten vazgeçtim. Türkiye’ye dışardan bakınca benim için en doğru olanın iş hayatı olduğunu kavradım.
Türkiye’ye döndüğünüzde hemen işe başladınız mı?
Her Türk genci gibi ben de askerlik yaptım tabii. Sonra lojistik firmalarında çalışmaya başladım. Bir ara Volvo’da çalıştım. Orada da sonuç odaklı çalışırken insanı ön planda tutmayı ihmal etmemeyi öğrendim. Eve iş götürmemem için Avusturyalı genel müdürüm “sana laptop yok” demişti şaka yollu. Sonra DHL’e geçtim ve sağlık sektörüne böylece giriş yaptım. Orada 3 yıl çalıştım.
'Türkiye'nin en büyük ilaç deposunu kurduk'
Önemli bir deneyim oldu sanıyorum
Hem de nasıl. Finans yönetiminden insan ilişkilerine kadar birçok konuda deneyim sahibi oldum. Sonra bir geçiş yapmaya karar verdim. Ekol Lojistik’te sağlık sektörünün başına geçtim. Hayatımın her aşamasında ekip ruhuna inanmışımdır. Orada iyi bir ekiple harikalar yarattık. Ancak “her şeyin bir zamanı var” diyerek de acele etmedim. Zamanı gelince ayrıldım ve sıfırdan bir şirket kurup ilaç lojistiğinde hayal ettiğim ideal işleri yapmaya karar verdim.
Ve NHL serüveni başladı…
Doğrudur. NHL’nin kurucu genel müdürü oldum. Önce kritik ekibimi oluşturdum ve finans desteğini buldum, şirketin ismini biz verdik. Web sitesinden faturasına kadar biz tasarladık. Deponun nasıl olacağına, dizaynına ekipçe biz karar verdik. Tamamı sıcaklık kontrollü 35 bin metre kare olan Türkiye’nin tek adresteki en büyük ilaç deposundan bahsediyorum. Sektörde zaten ismimiz üzerinde bir güven vardı ve bu güven kurumsal olarak NHL’ye karşı da oluştu. Biz burada güvene dayalı çalışıyoruz. Türkiye’de tüketilen her 100 kutu ilacın 12 kutusu bizim depomuzda depolanıyor ve buradan dağıtıma çıkıyor. Tam 320 çalışanımız var.
Türkiye size yetiyor mu?
Yetmiyor. Bu bilgi ve tecrübemizi yurt dışına taşımaya karar verdik. Geçenlerde Hindistan’a bir ziyaretimiz oldu. Yaptığımız fizibiliteden sonra oraya farklı bölgelerinde olmak üzere en az 5 depo yatırımı yapmaya karar verdik. Böylece 1,3 milyarlık bütün Hindistan’a hizmet vereceğiz. Hindistan’da ilaç üreten veya Hintlilere ilaç satmak isteyen kim varsa onlara hizmet vermek için kolları sıvadık. Geçen hafta da Suudi Arabistan’ın en saygın firmalarından biri ile anlaşma imzaladık, çok yakında orada da büyük bir yatırım yapmak üzreyiz.
'Kalabalık ve gürültülü yerlerden uzak dururum'
Bu kadar işin arasında spor ve yapabiliyor musunuz? Hobiniz nedir?
Spor adına yapabildiğim fitness. Ancak en büyük hobim kitap okumak. Sergileri gezmek için seyahat bile ederim. Entelektüel dünyanın tüm gelişmelerini takip etmeye çalışıyorum. Sanatın yönetsel becerilerini geliştirdiğine inanıyorum. Türkiye’de insanlar işe kendilerini çok kaptırıyorlar. Biraz yavaşlamaları gerekiyor. Ruhu beslemeden sadece bedeni besleyerek yola devam etmek zor.
Sakin bir insansınız sanıyorum…
Öyleyimdir. Kalabalık ve gürültülü yerlerden uzak dururum. Sakin yerlerde huzur bulurum. İki oğlumla sakin şekilde vakit geçirmeyi çok severim.
Peki çocuklar sakin mi?
Yok değiller hocam. Buna da şaşırmıyorum. Küçükken ben de sakin değildim. Ailenin en haşarı çocuğu bendim. Armut dibine düşer sonuçta.
Liderlik dürtüsünü hep hissettiniz mi?
Kendimi bildim bileli. Bulunduğum her ortamda isteyerek ya da istemeyerek liderliğe soyundum. Hep bir şeyleri yöneten oldum. Ancak “ben yaparım” demekle lider olmak birbirinden çok farklı şeyler.
DÜNYA gazetesi adına teşekkür ederiz.
Ben de şahsınızda DÜNYA Gazetesi okurlarına selam ve saygılarımı sunuyorum.
Comments